ANA SINIFI BİLMECELERİ


BİLMECELER

·         Rengim aldır, üzerimde ay yıldızdan beyaz süsüm vardır. (BAYRAK)

·         Selanik’te doğdu, düşmanı yurttan kovdu (ATATÜRK)

·         Ay var iken açarlar, Güneş var iken kaçarlar (YILDIZLAR)

·         Gece gündüz uyumaz, düşmanı yurda koymaz (ASKER)

·         Hasta giren iyileşir çıkar (HASTAHANE)

·         Küçücüktür görülmez, Kimse onu sevmez (MİKROP)

·         Mikropları öldürür,  hastaları güldürür (İLAÇ)

·         Sudan ayaz, şekerden beyaz (KAR)

·         Gökte durur paslanmaz, Suya düşer uslanmaz (AYDEDE)

·         Attım beyaz yumağı, tutum siyah yumağı (GECE-GÜNDÜZ)

·         Gökte açık pencere, k alaylı bir tencere (GÜNEŞ)

·         Mavi atlas, iğne batmaz, makas kesmez, terzi biçmez (GÖKYÜZÜ)

·         Sımsıcak yuvalar yapmak onun görevidir (MÜHENDİS)

·         Bembeyaz giyinir, aşı yaparak bizi iyileştirir (HEMŞİRE)

·         İster sebze al ister meyve, hepsi tazedir sepetimde (MANAV)

·         Bize insanlığı öğretir, okulu sevdirir (ÖĞRETMEN)

·         Hem arkadaştır tatlıdır sesi, hem anne-babadır içimizden en bilgilisi (ÖĞRETMEN)

·         Ben beslerim o süsler (ÇİÇEK)

·         Uzun uzun uzanır, yılda bir kez bezenir (AĞAÇ)

·         Yazın giyinir, kışın soyunur. (AĞAÇ)

·         Ne kemiği var ne iliği, pır dereye pır tepeye (KELEBEK)

·         Bulutlardan süzülür, İnci gibi dizilir, Çamur olur ezilir, Bilin bakalım bu nedir? (YAĞMUR)

·         Uzaktan baktım bir taş, Yanına vardım dört ayak bir baş (KAPLUMBAĞA)

·         Bahçede kırda dolaşır, Evini sırtında taşır (KAPLUMBAĞA)

·         Kızınca hav hav, gözler lav lav (KÖPEK)

·         Elemeden yoğurur, Gün aşırı doğurur (TAVUK)

·         Yer altında yağlı kayış (YILAN)

·         Boynumdaki çantamla sokak sokak gezerim, haber bekleyenleri bir bakışta sezerim (POSTACI)

·         Her gün yeniden doğar, Dünyaya haber yayar. (GAZETE)

·         Ne ağzı var ne dili, Konuşur insan gibi. (MEKTUP)

·         Bir ağacı oymuşlar, İçine dünyayı koymuşlar (TELEVİZYON)

·         Arka arkaya ikizler, biri diğerini izler (TREN)

·         Altında dört teker, üstünde yük çeker (ARABA )

·         Dumanı tüter, isterse gider, balık değildir denizde yüzer. (GEMİ)

·         Daldan dala, kırmızı pala. (SİNCAP)

·         Duruşu ömür, gözleri kömür .Soğuk dondurur sıcak öldürür. (KARDAN ADAM)

·         Dal ucunda dikenli kirpi (KESTANE)

·         Sarı sarı içinde, sarı zarfın içinde, on iki birlik kardeş, birbirinin içinde.(PORTAKAL)

·         Memleketim Mersin beni bile yersin (PORTAKAL)

·         Şekere benzer tadı yok, Gökte uçar kanadı yok. (KAR)

·         Mini mini kuşlar her yeri taşlar (DOLU)

·         Gökten yağar kar değil, Ses çıkarır taş değil, yuvarlaktır top değil, Bilin bakalım bu nedir? (DOLU)

·         Kıştan kaçmaz, Yaprağı uçmaz. (ÇAM AĞACI)

·         Sokağa gidiyorken, gözlerim seni arar, hoş geldin, safa geldin, baş üstünde yerin var. (ŞAPKA)

·         Kapıyı açar, kapamadan kaçar.(RÜZGAR)

·         Sağken yerinden ayrılmaz, öldükten sonra gezer. (YAPRAK)

·         İki çubuk bir makas, Hokkabaz mı hokkabaz (LEYLEK)

·         Yazın sıvasını yapar, kışın kapısını kapar. (KIRLANGIÇ)

·         Çarşıdan aldım kapkara, Evde kırmızılaştı maskara. (KÖMÜR)

·         Önce yeşildi, sonra kesildi, dumana gömüldü, kiraz kesildi. (ODUN)

·         Kışın yatar, yazın kalkar. (SOBA)

·         Ağzı var odun yutar, bacası var duman tüter. (SOBA)

·         Fini fini fincan, içi dolu mercan (NAR)

·         Ne kanı var ne canı, Beş tanedir parmağı. (ELDİVEN)

·         Derin kuyu dize kadar (ÇİZME)

·         Kolu var ayağı yok, karnı yarık canı yok (PALTO)

·         Ezdim büzdüm ocak başına dizdim (KIŞ)

·         Üçyüzaltmışbeş leylek, elli iki yuvası, on iki yumurtası, adları burada yazılı (YIL-HAFTA-AY-TAKVİM)

·         Kat kat oldum katmerlendim, eski yılı şeker ettim, ocak ayında yenilendim, o gece ben çok eğlendim (YILBAŞI)

·         Benim adım iki hece, çalışırım gündüz gece (SAAT)

·         Babası tembel anası çalışkan, altmış tane çocukları var (SAAT-AKREP-YELKOVAN-DAKİKA)

·         Kulağını büktükçe ağzı sulanır. (MUSLUK)

·         Kat kat sefer tası, içinde insan sesi (APARTMAN)

·         Tuğladandır yapısı, çamdan olur kapısı (EV)

·         Dört ayaklı fil, aklında varsa bil (SANDALYE)

·         Karnından yer sırtından çıkar (RENDE)

·         Bir çocuğu var yuvarlanır, yine yorgana sarılır (OKLAVA)

·         Basamak basamak, bastı bacak (MERDİVEN)

·         Dört ayağı var canı yok, Ayağını kessen kanı yok. (MASA)

·         Bir sihirli fenerim, kibritsiz de yanarım   (Ampul)

·         Bilmece bildirmece, El üstünden kaydırmaca (SABUN)

·         Aç durur, susuz durmaz (SÜRAHİ)

·         İncecik fidan, dünyayı yutan (İĞNE)

·         Bir küçücük kutudur, bütün dünya yurdudur (RADYO)

·         Takır takır takraba, içinde var akraba (BEŞİK)

0 yorum :